14 Ocak 2010 Perşembe

Askerden Mektup Var... 1

Herkese Ç.Kale'den selamlar. Askerligimin bir aydan biraz fazlasi geride kaldi. Su ana kadar neler elde ettik bilmiyorum :)

Acemi birligi hem biz yeni askerlerin hem de gencecik yeni uzman ve astsubay adaylarinin isi ögrendigi yer. Yani her iki taraf icin de acemilik. NBA'deki rookie sezonu benzetmesi yapabiliriz sanirim :)

İlk 20 günde temel egitimleri ve askerligin ne demek oldugunu ögrenmeye calistik. Bol bol ayakta bekleyip, bol bol sinir olduk. Herkesin anlata anlata bitiremedigi 30 yillik etleri, biyikli hemsireleri ve kogustaki fareleri görmeden bitirdim neyseki. Sanirim bu, askerligini bitirenlerin kendi askerlik dönemleri icin bi tepki mekanizması. Bunlari anlatmak, gidenleri ürkütmek, uzmanlari da biraz daha önyargılı askerlerle basbasa bırakmak. Neyse...

Bahriyeli olmanin ve kısa dönem olmanın ayrıcalıgını fazlasıyla yasadım diyebilirim su ana dek. Ne tuvalet temizledim, ne yerden izmarit topladım ne de sürünmekten dizlerimi yaraladım. Bir kere temel sürünme egitimi dısında ve atıs talimi haricinde bacaklarımın yere degdigini hatırlamıyorum.

Yemekhane ve hastane normal hayattaki ilgiden, özenden ve hijyenden maalesef cok uzakta. Tek sıkıntım bu oldu cünkü bugün 19. gününe girdigim ve ne yazıkki hala atlatamadigim öksürük sıkıntıma faranjit, sinüzit ve soguk algınlıgı gibi 3 farklı teşhis konuldu. Ve her bir yeni doktor kendini ve öncekini birlikte savunuyor. Ama bana ne care!

Gelelim Çanakkale'ye. Ben Umurbey'deyim. Ordonat Komutanlığında. Burası mayın birliği olarak anılıyor yıllardan beri. Biraz soguk ancak bekledigim ve korktugum Ege soguguyla cok şükür ki henüz karsılasmadım. Karsılasmayı da istemiyorum :)

Simdilik herkese sevgiler...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder